Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi3
Bugün Toplam47
Toplam Ziyaret744333
DeepSeek Uygulaması

DeepSeek uygulaması, uygulama listelerini fethediyor: Yeni yapay zeka (AI = Artificial Intelligence) sansasyon yaratıyor!

Yapay zeka "DeepSeek", kısa sürede uygulama listelerinde üst sıralara yerleşti ve güçlü teknolojisi ve yenilikçi fonksiyonlarıyla teknoloji dünyasında heyecan yaratıyor.

Çin üretimi yapay zeka laboratuvarı DeepSeek, karmaşık görevleri sadece birkaç saniye içinde halledebiliyor, problem çözme, hesaplama, programlama ve soru yanıtlama gibi alan ve konularda, rakiplerini geride bırakıyor!

DeepSeek aslında Çince ve İngilizce olarak tasarlanmış, ancak Türkçe olarak da kullanılabiliyor.

İlgi duyarsanız DeepSeek'i siz de ücretsiz kullanabilirsiniz!

Bilinmesi gereken noktalar, uygulama alanları ve maliyetler:

İster şahıslar, ister şirketler: DeepSeek genel olarak herkesin kullanımına ücretsiz olarak sunulmaktadır. Internet'deki ücretsiz bir temel sürüm ile tüm sorgulara yanıt alınabiliyor. İlgi duyuyorsanız ve teknik beceriniz varsa, kendi bilgisayarınıza yerel bir sürüm kaydedebilirsiniz.

DeepSeek V3 ile neler yapabilirsiniz?

Kullanabileceğiniz temel özelliklerden bazıları:

Araştırma Desteği

  • Bilgi Arama: Çeşitli konulardaki sorulara hızlı ve doğru yanıtlar almak için.
  • İçerik özeti: Makaleleri, kitapları veya uzun metinleri özetlemek için.
  • Veri analizi: Verilerin, grafiklerin veya bilimsel çalışmaların yorumlanmasını sağlamak için

Eğitim Desteği

  • Didaktik açıklamalar: Karmaşık kavramları basit ve erişilebilir bir şekilde anlayabilmek için.
  • Pratik alıştırmalar: Matematik, fizik, kimya ve diğer alanlardaki problemlerin çözümü için.
  • Metin revizyonu: Akademik makaleleri düzeltmek için.

 İçerik Oluşturma

  • Yaratıcı Yazarlık: Hikayeler, şiirler, senaryolar veya ikna edici metinler yazmak için.
  • Fikir üretme: Projelere, kampanyalara veya şirketlere yaratıcı fikirler sunmak için.
  • Çeviri ve özelleştirme: Herhangi bir metni çeşitli diller arasında çevirmek veya bir konunun içeriğine içerik katarak o konuyu zenginleştirmek ve özelleştirmek için.

Teknik Destek

  • Programlama: Çeşitli dillerde (örneğin Python, JavaScript) kod yazma, hata ayıklama veya düzeltme konusunda yardım sağlamak için.
  • Teknik Açıklamalar: Mühendislik veya tasarım kavramlarını öğrenmek için.
Bilgi: Buraya aktarılan bilgiler, küresel basından ve DeepSeek uygulamasından tedarik edilmiş bilgilerdir!

kosektas.net, Köşektaş Köyü Bilgisunum Sayfası

Hastamın Öğretmeni - 17 - Tabanca ve Bıçak

Hastamın Öğretmeni

17 -TABANCA VE BIÇAK

“Okulda etkinlikler olur muydu?”

Olmaz olur mu? Çok etkinlikler olurdu. Baharın pikniğe giderdik; Anadolu Yakasındaki Küçük Su Kasrına. Kumanyalar hazırlanır, özel vapur kiralanırdı biz öğrenciler için. Yemekler yenir, oyunlar oynanır, sınıflar arası müsabakalar yapılırdı. Dinleneceğimiz zaman ikili gruplar (eşli gruplar) oluştururduk. Benim eşim Nahitçiğim olurdu.  Birimiz çayıra uzanır, diğerimizin başı, uzananın başına değecek şekilde 180 derece açıyla yatar, sonra da her birimiz başlarını birbirimizin omuzlarına koyardık. Bu vaziyette yatarken birbirimize dönmek istediğimizde dudak dudağa gelirdik adeta.”

Okulumuzun çevresi yüksek bir duvarla çevriliydi. Ne biz dışarıyı görebilirdik, ne de dışarıdakiler biz içerdeki öğrencileri. Rahibeler gibiydik anlayacağınız. Dışarıyı görebilmek için hafta sonunun gelmesini veya mutfak nöbetini iple çekerdik. Okulumuzun mutfağı, okulun karşısında, yolun öbür tarafında bulunan Şehremini İlkokulundaydı. Yemekler orada pişer, kazanlar, nöbetçinin nezaretinde caddenin öbür tarafından bu tarafına geçirilirdi. Trafik yok gibi bir şeydi. Arada bir geçen tramvayları görürdük. Tramvay ücreti 3 kuruştu. Savaş yılları olmasına rağmen, yiyecek konusunda hiçbir zorluğumuz olmazdı.”

“Bir ara, okul olarak Ankara’ya gittiğinizi söylemiştiniz galiba?”

“Evet, evet.1944-1945 Öğretim yılında Cumhuriyet Bayramı kutlamaları için izci olarak trenle Ankara’ya götürdüler. Başımızda da Meso vardı. Hamit’le arkadaştık o zamanlar. Sözlü gibi bir şey yani. Hamit, Meso’dan izin alarak pasta getirdi bize. Tüm kızlar afiyetle yedik. İstanbul’a dönüp de Nahit Hanımın ilk dersine girdiğimiz zaman, Nahitçiğimin bana yazdığı bir pusula, ön sıradan başlayıp elden ele dolaşarak bana kadar geldi. Açtım, ‘Süslü kızım Ankara’yı mı düşünüyor?’ diye soruyordu Nahitçiğim. Sanırım,  Ankara’da neler yaptığımızı ve bu arada arkadaşım Hamit’in bize pasta getirdiğini, Meso, Nahit Hanıma anlatmıştı.”

“Öğretmen okulu son sınıftaydınız zaten. Okulu bitirip yurdun dört bir yanına dağılacaktınız. Sizin tayininiz nereye çıktı?”

“Zonguldak’ın Çaycuma ilçesinin Çayırlı Köyüne.” “Nasıl bir köydü Çayırlı?”

“Güzel bir köydü; her Anadolu köyü gibi. Köyün içinden, Filyosun kollarından biri geçerdi. Köyde epeyce değirmen vardı. Köy, Çaycuma’ya yaya olarak 3,5 saat uzaklıkta idi. Zaman zaman toplantı için çağırırlardı bizleri. Ben genellikle yaya olarak giderdim. 1-2 defa atla gittim. Köylüler atla gitmem için ısrar ederlerdi. Ben atla gitmeyi istemezdim. Çünkü atla gittiğim zaman yanıma bir de çocuk verirlerdi. Ben atın üstünde, çocuk ise yürüyerek gidiyorduk. Çocuğun yürüyerek yorulmasına içim elvermiyordu. Çevredekiler benim için,” Erkek gibi kadın; her ay onca yolu tek başına yürüyor, mutlaka tabancası vardır,“ derlermiş. Köyün muhtarı ise, “Hem tabanca taşır, hem de bıçak,” diye korumaya çalışırmış beni.”

 

Kitap Tanıtım Köşesi


Milliyetçilik:
Türkiye'nin Çıkmazı

“Erdoğan Aydın, bugün Türkiye’nin en çok ihtiyaç duyduğu bir etkinliğe çağırıyor okuru: Düşünmeye! Rehberlik ediyor üstelik.”


Milliyetçilikle dünyayı ve insanlığı sürekli savaş gerilimine sokmaktan başka bir şey yapılamayacağı bir yana; ülkenin sorunlarına da çözüm üretilemez!

Modernçağ tarihinin de gösterdiği gibi milliyetçilik; insanlığa, ortaçağdaki dinsel ideolojilerle kıyaslanacak denli büyük felaketler getirmiştir. Bütün savaşlar, artan silahlanma, eğitim, sağlık ve kalkınma bütçelerinin kısılması, hep milliyetçilikle meşrulaştırılmıştır. Dahası; insanı ve haklarını, dinin yerini alan yeni bir kolektif kimlikle ezmenin ve burjuvazinin çıkarlarına feda etmenin aracı olmuştur.

Sorunlarımızı görüp aşmamızı sağlayacak demokratik sağduyumuzu elimizden alıp, bizi öteki inanç ve halklara düşman etmekte din nasıl olumsuz bir misyon görmüşse, milliyetçilik de modern koşullarda aynı misyonu görmektedir.

Bu bağlamda devlet kendi halkına, sürekli olarak "davulcuya kaçabilecek kız" muamelesini reva görmektedir.

Özetle bu kitapta, milliyetçiliğin -ve yanısıra dinin- halkın kontrolü, tektipleştirilmesi ve haklarının unutturulması için nasıl temel bir ideolojik araç olarak kullanıldığı gösterilmektedir.

Kitap, kâh tarihe gidip, kâh günümüzde tartışılan sorunlara gelerek, milliyetçilikle şekillendirilmiş Türkiye’nin öyküsünü anlatıyor.


“Egemenliğin kayıtsız şartsız millete ait” olduğunu bağıran egemen söylemin ardında, gerçekte “milletin” nasıl güdülüp kontrol altında tutulduğunu gösteriyor. “Milletini ve ülkesini sevmek” sanısının aksine milliyetçiliğin, hak ve özgürlüklerimize yabancılaştırılmamızı sağlayan bir egemenlik ideolojisi olduğunu gösteriyor.

Füsun Akatlı

Milliyetçilik: Türkiye'nin Çıkmazı

Erdoğan Aydın.

ISBN: 9789750406355